Ahmet Davutoğlu: Uyuşturucu Sorununa Çözüm Arayışı
Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu, Yeni Yol Grup Toplantısı’nda Türkiye’deki uyuşturucu sorununa dikkat çekti.
Eski Başbakanlık döneminde Türkiye’deki uyuşturucu sorunuyla ilgili bir rapor hazırlattığını belirten Davutoğlu, uyuşturucu sorununu yerinde ve beş aşamada çözmeyi hedeflediklerini belirtti.
“Çıktığı noktayı kontrol edeceğiz. Nereden çıkıyor, Afganistan mı? Afganistan hükümetiyle orada güvenliği sağlayacağız. Venezuela hükümetiyle görüşeceğiz, Venezuela limanlarını denetleyeceğiz” diyen Davutoğlu, şunları söyledi:
“Düşük Profilli Başbakanın Oğlu…”
“Sanki tersini söylemişiz gibi, daha sonra düşük profilli bir başbakanın oğlu, maske ve test kitlerini götürdüğünü belirtti. Narkotim gitmesi gereken yere gitmedi, başbakanın oğlu gitti. Ne götürdüğü belirsiz. Kolombiya’ya kontrol noktası kuracaktık, eski başbakanımızın uçağının içinde 1.5 ton esrar yakalandı ve daha sonra satıldı. Biz bunu dile getirdik, ama bırakın uyuşturucuyu, Türkiye’ye baronlarını soktular. Uyuşturucu baronları Türkiye’de toplanıyor, yazıklar olsun”
“Torbacıyla Uğraşırsan Soylu’nun Ucuz Kahramanlığını Yapmış Olursun”
Davutoğlu sözlerine şu şekilde devam etti:
2016 yılında Türkiye’de metamfetamin miktarı 251 kilogramken, şimdi 10 tona ulaştı.
“Umrede Çektirdiğin Resimlerle Kurtaramazsın Soylu”
“Efendi torbacıları vuracağını söylüyor, onların bacağını kesecekmiş, torbacıların bacağını kesmek yerine, baronlarla anlaşmayı bırakmalısınız, bu sorun çözülür. Siyasi destek almayan hiçbir uyuşturucu trafiğinin bir ülkede yaşaması mümkün değil.
Ailenin içindeki insanları dinledik. Zennura Hanım kahraman bir anne, kızı Rabia mücadele etti ve diğer kadınları bir araya getirdi. Necla Hanım’ı dinledik, hepsini. Bu ailelerin ahı sizi asla terk etmez. Bu ailelerin umrede başkalarının çektirdiği ihramlı resimlerle kurtaramazsınız Sayın Soylu. Bu ailelerin ahı sizi ne bu dünyada ne de ahirette bırakmayacak ve bunu size söylemek istiyorum.
“Yazıklar Olsun”
Hesap vakti geldiğinde söylüyor, söz işte. Göreve geldiğimizde bu kurumun geçmiş yöneticilerinden hesap soracağımızı ve uyuşturucu trafiğini engelleme noktasında ihmali olan herkesi sorumlu tutacağımızı belirtiyorum.
Terörle karşılaştıralım, torbacıyı vurmak, yanıltılmış bir genci ayaklarından vurmak demektir. Diyerek’teki bir gençle yapılabilir. Baronlarla anlaşmaya varmak, teröristlerin Kandil’deki destekçileriyle anlaşmak demektir. Yazıklar olsun.”