ASKİ açıkladı: Barajlarda Ankara’ya 9 ay yetecek su bulunuyor

Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (ASKİ), başkente içme ve kullanma suyu sağlayan barajlarda 9 ay yetecek su bulunduğunu, mart ve nisan yağışlarının gelmemesi durumunda gelecek yıl su baskısı hissedilebileceğini bildirdi.

ASKİ yetkililerinden alınan bilgiye göre, kente su sağlayan 1 milyar 585 milyon 393 bin metreküp hacimli barajlardaki genel doluluk, geçen yıl 18 Şubat’ta 739 milyon metreküple yüzde 46,61 seviyesinde ölçüldü.

Bu yılın aynı gününde ise doluluk, 438 milyon 892 bin metreküple yüzde 27,68 olarak kaydedildi.

Aktif kullanılabilir su miktarı da 18 Şubat 2024’te 550 milyon 44 binle yüzde 39,39, bu sene aynı tarihte ise 249 milyon 935 bin metreküple yüzde 17,90 olarak tespit edildi.

Şehre günlük 1 milyon 500 bin metreküp civarında su verildiği belirlendi.

Yıllık buharlaşma ve sulama oranı dikkate alınarak yapılan ölçümlere göre, Ankara’ya 9 ay yetecek su bulunuyor.

Barajlarda 18 Şubat itibarıyla doluluk, Çubuk-2’de yüzde 46,42, Çamlıdere’de yüzde 25,90, Kurtboğazı’nda yüzde 30,41, Kavşakkaya’da yüzde 31,12, Eğrekkaya’da yüzde 41,16, Akyar’da yüzde 22,18, Kargalı’da yüzde 8,30 olarak ölçüldü.

KUYU KULLANIMINA KISITLAMA

ASKİ yetkilileri, özellikle yaz aylarında havanın ısınmasıyla kişi başı kullanılan su miktarının arttığına dikkati çekti.

Barajlardaki su miktarı ve tüketim göz önünde bulundurulduğunda, yakın dönemde Ankara’yı bekleyen su sıkıntısı olmadığını aktaran yetkililer, özellikle Ankara içme suyu kaynakları için hayati öneme sahip mart ve nisan yağışlarının gelmemesi durumunda, gelecek yıl su baskısının hissedilebileceğinin düşünüldüğünü kaydetti.

Yer altı suyu kullanımıyla ilgili izin ve sorumluluğun Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğünde olduğunu hatırlatan yetkililer, tarımsal sulama amacıyla kuyu kullanımının DSİ tarafından kısıtlandığını, çiftçilerin öncelikle yüzeysel su kaynaklarının kullanımına yönlendirildiğini bildirdi.

Çiftçinin damlama sulama gibi yöntemlere yönlendirilmesi ve açık kanal sulama sistemlerinin iptal edilerek modernizasyona geçilmesinin önemini vurgulayan yetkililer, şunları kaydetti:

“Ankara için içme ve kullanma suyu temininde kullanılmış veya kullanılma ihtimali olan yer altı suları da kurumumuz ve DSİ tarafından koruma altına alınmış olup, bu bölgelerde kuyu açılmasına veya kullanılmasına izin verilmemektedir. Barajlar ve Ana İsale Hatları Dairesi Başkanlığımızca, oluşan arızalara, fiziki su kaçaklarına hızlı müdahalelerle su kayıpları minimum seviyeye çekilmektedir. Suyun vatandaşımız tarafından tasarruflu kullanılması yönünde kurumumuzca sosyal medya ve iletişim kanalları aracılığıyla gerekli çalışmalar sürdürülmektedir.”

Related Posts

Ümit Özdağ: İmamoğlu’na düşman ceza hukuku uygulanıyor, Demirtaş da benimle aynı haklara sahip olmalı

Ümit Özdağ: İmamoğlu’na düşman ceza hukuku uygulanıyor, Demirtaş da benimle aynı haklara sahip olmalı

İran ve Körfez ülkelerinde yazılım krizi

Son yirmi yılda Hindistan, yazılım sektöründe büyük bir hakimiyet kurdu. Bu durum, Körfez ülkeleri ve İran’ın Hindistan menşeli yazılımlara ve Hintli programcılara büyük ölçüde bağımlı hâle gelmesine yol açtı. İran’da Mossad’ın gerçekleştirdiği bir …

Elon Musk’tan Trump’a karşı siyasi parti kurma sinyali

Elon Musk’tan Trump’a karşı siyasi parti kurma sinyali

Şort kazasını dünya konuşmuştu: İş teklifleri yağıyor

ABD’li engelli koşucu Chris Robinson, Çekya’nın Ostrava kentinde 24 Haziran’da düzenlenen Golden Spike yarışlarında talihsiz bir ‘kıyafet kazası’ yaşamasına rağmen hem yarışı kazandı hem de yeni iş fırsatlarının kapısını araladı…

Dmitriy Kiselev: Sputnik Azerbaycan Temsilciliği’nin başına gelenler ‘adaletsizliktir’

Rossiya Segodnya Medya Grubu Genel Müdürü Dmitriy Kiselev, Bakü’deki Sputnik Temsilciliği’nin başına gelenleri adaletsizlik olarak nitelendirdi.

İngiltere Yüksek Mahkemesi’nden İsrail’e silah satışıyla ilgili ilginç karar! Tepki yağdı

İngiltere Yüksek Mahkemesi İsrail’e silah satışı kararının “mahkemelerin meselesi olmadığına” hükmetmesi tepkilere neden oldu. Karara tepki gösteren insan hakları örgütleri, bugünün adalet, hesap verebilirlik ve uluslararası hukuk açısından üzücü bir gün olduğunu belirtti.