Yapılan siyasi sohbetlerde zaman zaman konular ‘dünyayı yöneten zengin ailelere’ gelir.
Ortaya konan görüş bir iddiaya dayansa da genelde bu tez, Rothschild ve Rockefeller aileleri için söylenir.
ABD ve dünya siyasetine karışmak için gerekli güce ve bağlantılara sahip olan bu iki aileden birinde, tüm dünya kamuoyunu etkileyen bir gelişme yaşandı.
Rothschild Ailesi’nin baronu hayatını kaybetti
Dünyanın en zengin ailelerinden olan Rothschild Ailesi’nin baronu olarak nitelendirilen Lord Jacob Rothschild, hayatını kaybetti.
87 yaşındaki Jacob Rothschild’in, uzun bir süredir devam eden sağlık sorunlarıyla mücadele ettiği öğrenildi.
Ailenin geleceğinin ne şekilde seyredeceği henüz bilinmezken Lord Jacob Rothschild’in vefatıyla ilgili bir açıklama yapıldı.
Aile açıklama yaptı: Yahudi geleneklerine uygun olarak küçük bir aile töreniyle defnedilecek
Rothschild Ailesi, PA haber ajansına yaptığı açıklamada, “Babamız Jacob, birçok insanın hayatında önemli bir yere sahipti. Son derece başarılı bir finansör, sanat ve kültürün savunucusu, sadık bir kamu görevlisi ve hayırseverlik çabalarının tutkulu bir destekçisiydi. Ayrıca İsrail ve Yahudi kültüründe tutkulu bir çevreci ve çok sevilen bir arkadaş, baba ve büyükbabaydı…” ifadelerine yer verdi.
Açıklamada ayrıca, “Yahudi geleneklerine uygun olarak küçük bir töreniyle defnedilecek ve daha sonraki bir tarihte yaşamını kutlamak için bir anma töreni düzenlenecek.” denildi.
İsrail’i biz kurduk itirafı: Buna ulaşmak 3 bin yıl sürdü
Öte yandan zaman zaman yaptığı açıklamalarla tartışmaların odağındaki isim olan Lord Jacob Rothschild, geçtiğimiz yıl verdiği bir röportajda, İsrail ile ilgili önemli ifadeler kullanmıştı.
Lord Jacob Rothschild röportajda, “Balfour Deklarasyonu” olarak bilinen 2 Kasım 1917’de dönemin Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı Arthur James Balfour’un o dönem için siyonistlerin önemli figürlerinden olan Walter Rothschild’e yazdığı bir mektuptan alıntılar yapmıştı.
Jacob Rothschild, ‘Balfour Deklarasyonu’nu “Yahudi halkının tarihindeki en olağanüstü anlardan biri” olarak nitelendirirken “Buna ulaşmanın 3 bin yıl sürdüğünü” söylemişti.
Röportaj, Rothschild Ailesi’nin Filistin topraklarının işgal edilerek Siyonist devletin kurulmasına İngiliz İmparatorluğunun nasıl ikna edildiğine dair barındırdığı çarpıcı ifadeleriyle kayıtlara geçmişti.
Filistin’in işgalinin yolunu açan mektup
Eski İngiltere Dışişleri Bakanı Arthur James Balfour, Siyonist hareketin önde gelen figürlerinden Rothschild ailesinin baronu Lord Jacob Rothschild’e 2 Kasım 1917’de gönderdiği mektupta, “Majestelerinin hükümeti, Yahudilere Filistin’de bir yurt tesisi fikrini hararetle desteklemektedir. Bu maksatla her ne gerekiyorsa yapılacaktır.” cümleleriyle İsrail’in kurulmasına İngiltere’nin vereceği desteği açıkça ifade etmişti.
Yine tarihe “Balfour Deklarasyonu” olarak geçen mektup, İsrail devletinin kurulmasına giden süreçte en önemli kilometre taşı olarak görülüyor.
Yahudilerin Filistin toprakları üzerinde bir İsrail devleti kurmasının yolunu açan 67 kelimelik Balfour Deklarasyonu, yayınlanmasının ardından Filistinlilerin topraklarının parça parça ellerinden alınarak vatanlarının işgale uğramasının ilk adımı oldu.